30 Haziran 2008 Pazartesi

VER ELİNİ TRAKYAYA

Cuma günü mesai saati sonuna doğru izin alarak hızla Gönen' e doğru yola çıktım. Bu akşam arıları Kapıdağ'dan alıp Tekirdağ Malkara' ya ayçiçeğine götüreceğiz. Gönen' e ulaşıp babamın panelvanı hazırlayıp dağa arıların yanına ulaşmak akşamı buldu. Arılar daha önceden hazır olduğu için fazla iş yok. Hemen körükleri yaktık. İlaveli arılardan bir bölümü sıcaktan dışarıda toplanmış. Körükle onları toparladık. Akşam namazını kılıp kovanları kapatmaya başladık. Arılar çekilmişler kovanlara. Benim tek korkum yerlerde ve polen çekmecelerinde kalan arılar. Kapıdağda kestanede çok fazla sayıda arı dışarıda kalıyor. İnşaallah bu sene olmaz.

Kovanların balını çekemediğimi daha önceki yazımda belirtmiş idim. Çekme imkanımız olmadı. arılar çok fazla saldırıyor.Yağmacılık yapmak istiyor idi. Bizde seri bir şekilde peteklerin bir bölümünü oğul arılara aktardık. Kovanların üstüne örtü tahtası yerine sinek teli koyarak kovan içindeki hava sirkülasyonunu arttırmaya çalıştık.

Arıları sar bağla saat 24.00' e yaklaştı. Allah'a şükür korktuğum başıma gelmedi dışarıda doğru dürüst arı kalmamış. Kovanlarımda düzgün imal edildiği için çıkan olmadı. Babamın panelvanıda götürüyoruz. Ekibin bir bölümü Trakyada kalarak kestane balını sağacaklar. Gemiye ulaştık. Biz yolda mola verince kamyon bizden önce gemiye ulaşmış. Çok şükür hiç beklemeden gemiye binmiş ve gemi hemen hareket etmiş. En büyük korkum gemiye binişte sıra beklemek idi. Arılarda bal olduğu için ve kovanlarda arı mevcudu çok olduğu için yanmasından korkuyor idim. Gemi o kadar beklememişki bizim kaptanın oğlu Levent bir iş için geminin biraz ilerisinde imiş gemiye yetişememiş. Biz arkadan geldiğimizden onuda alarak karşıya geçtik. Bizim gemide çok kalabalık idi. :)))) Bir bizim panelvan bir de boş bir kamyon. Yolda kamyona yetişerek muavini teslim ettik. Koru Dağı yarıladığımda şu mola yerinde durup bir elimi yüzümü yıkayayım uykumu açayım dedim. :) Arabayı durdurdum kapıyı açtım oda ne arabanın altından cazırtı sesi ve duman. Su akıyor. Araba hararet yapmış allahtan durmuşum giderken hiç anlamamışık. İbreye baktım yarıda duruyor şaşılacak şey herhalde ibre bozuk. Zaten arabanın elektrik sorunları vardı. Bizim usta geçinen zevat nasılsa bir türlü gideremedi.(((: Para almayı güzel biliyorlar. Üç kağıtçılar tam yapmıyor. Tekrar gelsin. Bulurlar. Enayi vardı karşılarında ben kapısını açmam bundan sonra (babamı bilmem).

Biraz motoru soğuttuktan sonra karbüratörün kapağını açarak su ilave ettik. Yavaş yavaş yola koyulduk. Ekibi önden gönderdik. Onlar varıp arıyı indirsinler. Biz yetişebildiğimiz yerde yardım ederiz. Allah' tan yolda bir daha hararet yapmadı. İndireceğimiz yere ulaştık. Bizimkilerde ulaşmışlar daha ipleri yeni söküp kapakları açıp 5-10 kovan indirmişler.













Bizim delikanlı artık baya büyüdü çok işe yarıyor. Arabadan kovanları o ve Levent verdiler.

Güneşte ufuktan gözüktü acele etmek lazım. Seri bir şekilde kovanları indirdik. Biz indirmeyi yaparken bir taraftan kovanların uçuş delikleride açılmaya başlandı. Bekletmemek lazım arılar indirilince uçuş deliğine yüklenip içeriyi havasız bırakabiliyorlar. Kovanlar indirildi. Uçuş delikleri açıldı. Hayret arılar o kadar sakinki ben doğrusu hayret ettim. Gece indirdiğimizde kovanların her tarafı arı oluyordu. Çok az uçuşan var önlerinde çok az bir arı var.



Allah'a şükür korktuğum başıma gelmedi. Bir kamyon arı sardım bir tane arı tarafından ısırılmadım. Bu kadar rahat bir arı sarımı yaşamadım. Şunu da söylüyeyim kovanlar okkalı idi. Belime halterciler gibi plaska bağladım. :))) İki katlı kovanlar baya zorladı. Arıların önünde yanma eseri yok. Bu gün belli olur hasar olup olmadığı.

Artık şöyle güzel bir kahvaltıyı hakettik. Kahvaltı yaptık. Bilader ile ikimiz Gönen'e döneceğiz bizim ekibin kalanı arıların yanında kalacaklar. bu gün arılara dokunulmaz. Bütün gecede uykusuz kaldık.

İlginç bir film izledik bu arada. Bir çayır kuşu arıların üzerine geldi baktım Benim arılardan biri peşine takılmış. Biraz gitti geri döndü bu sefer üç olmuş peşindeki arı. Tekrar geri döndü. Bu sefer beş olmuş. Bi aşağıya gitti hayvan yine geri döndü bu sefer on civarında arı peşine takılmış. :)))) baya güldük zavallı kuşun haline.

Benim arıları koyduğum bölgede ayçiçek daha açmamış. Tarlaların içinde bir iki açmış kafa gözüküyor. Arıları koyduğum yere yakın köy merası var burada bol miktarda çakır dikeni ve mor diken var. Daha değişik türde çiçekler var. Arı boş kalmaz.



Malkara' dan Keşan tarafına geçince yavaş yavaş açmaya başlayan ayçiçekler görünmeye başladı. Korudağdan inice açmış bayağı tarla var.




İnşaallah bol bol nektar akımı olur. Hepimizin yüzü güler.

Bu ayçiçek fotolarını otobüsün camından çektim ama gfüzel çıkmış.







Öğleden sonra saat 15.00 civarı Gönen'e ulaştık.

Hemen şöyle bir şeyler yiyip kafayı bir vurduk saat19.30 da zor kalktım. Baya yorulmuşuk.

Pazar sabahı evin bahçesinde dört tane eşleştirme kovanı vardı. Kontrollerini yaptım. Analar faaliyette çok lazım olacaklar. Dağda ana değiştiren kovanlar var. Fakat ana olup olmadığını tespit edemedik. Şimdi onlaradan anası olmayan çıkarsa bunlar kullanılacak.

Akşam ekip telefonla arandı durumlar soruldu. Arı kendini toparlamış. Stresi atmış. Kovanlarda bir anormallik yok çok şükür. Bal sağımına başlamışlar. Arılar birşeyler bulmaya başlamışlar.

27 Haziran 2008 Cuma

GÖÇ BAŞLADI

Akşam Ali Osman ÇALIK bey efendiden güzel haberler aldık. Ayçiçekler açmaya başlamış. Maraton başlıyor.

Bu akşam Allah izin verirse arıları Trakyaya götüreceğiz. Kovanlar hazırlandı. Herşey iyi durumda arılarımın büyük bölümü istediğim durumda. Kestanede fena değildi. arılar katları doldurdular.

Tek kötü tarafı bal yeterince olgunlaşmadı. Kestanede artık tamalandı sayılır. Bundan sonra dağda balı alma imkanı yok. Bizde arıların üstündeki baskı tahtalarını aldık. Yerine sinek teli taktık. Polen tuzaklarınıda yolculuk sırasında çıkararak arıların rahat yolculuk yapmalarını sağlamaya çalışacağız.

Şimdi diyeceksiniz ki çok riskli ama başka çare yok. Balı dağda sağma imkanı yok. Balı ancak gece alabilirsiniz. Gündüz kovanı açma imkanı yok. Yağmacılığa hazırlar. İnşaallah kazasız belasız konaklayacağımız yere Malkara' ya ulaşırız.

23 Haziran 2008 Pazartesi

KAPIDAĞ

Cuma günü yine Gönen'in yolunu tuttuk. Arılarımız Kapıdağda kestane ve ıhlamurda.

Cumartesi sabah erkenden kalkıp malzemeleri yükledik. ver elini kapıdağa. Düzlerden dağa çıkmaya başladık hava atıştırmaya başladı. Planımız arıların yanına gidip hem kontrol etmek hemde olmuş, arının sırlamış olduğu çerçevelerdeki balı sağmak.
Arılığa vardık malzemeleri indirdik çok şükür hava açtı. Geçen hafta yağan yağmurdan bir kısım kestane çiçekleri dökmüş. Çok şükür vergi geliyor arılar çalışıyor. Körüğü yaktık. Bismillah deyip kovanı açtık maaşallah kat balla dolmuş. Alabilirmiyiz diye baktık sırlanmış çerçeve yok. Hadi alıp zayıflara vereyim deyip bir silktim. Ballar aktı. Almanın imkanı tok. Artık ya ilave atacağız arıların büyük bölümüne veya uğraşıp zayıf oğullaraa petekleri dağıtacağız. İkinci şıkkı yaptık. Kuvvetli arılardan dörder beşer çerçeve çekip zayıflara dağıttık. Arılar bakım yaptırmıyorlar hemen açık kovana saldırıyorlar. Hayret bir çey dışarıdan nektar geliyor. Arılar iyi çalışıyorlar ama açık kovana saldırıyorlar. Allahtan ekip kalabalık hızlı bir şekilde hareket ediyoruz. Arılar biraz fazlaca taarruza geçtimi hemen bırakıp oğulların bulunduğu bölüme geçerek şaşırtmaca yapıyoruz.Biraz durdukmu herşey normale dönüyor.






Oğulları koyduğum bölüm.



Boyanacak kovan varmı. Kapakları boyadı Babamlar. Bundan sonra sıcaklıklar artacak iyice kapakları boyayarak güneşin etkisini biraz azaltabiliriz.

Çevrede değişik çiçekler var. Bu sarı çiçeği arılar çok ziyaret ediyor. Polen alıyorlar.


Bu çiçekte pamucak arılar bol bol ziyaret ediyor.

Tabi böğürtlenleride unutmayalım.



İş sonu oh be nihayet bakımı bitirdik. :)

Öğleden sonra arılar kovanların dışın taşıyorlar. Çalışma hızlanmış vaziyette.

Kestaneler artık çiçeklenmeyi tamamladı. Yakında çiçekleri dökecekler.





Arılarımı koyduğum eski yol. Daha önceden burası yol idi. yeni yol yapılınca bu yol çalışmıyor.

Gönenli arıcılarımızdan Veysel ÇARŞI' nın arılığında Babam ve Bilader.

15 Haziran 2008 Pazar

MUTLULUK

Dostlar neşemiz yerine geldi. Haberler çok iyi.

Bu hafta arıların yanına gidemedim. Cumartesi 2008 hac organizasyonunda görev alabilmek için Bursa'ya mülakata gittik. Bir gün içinde o yol tepilmez.

Babamlar arıların yanına gittiler. Bu akşam döndüler. Daha doğrusu dönmek mecburiyetinde kaldılar. Çok yağmur yağmış Kapıdağa. O kadar yağmışki az daha arı kovanlarının bazılarının ağzını mil kapatacakmış. Babam yol yapmış suyu kesmiş. İyiki orada imiş. Bal akımı çok güzel diyorlar. Bal sağımı yapmış idim bir hafta önce hiç almamışız sanki diyorlar. İnşaallah yağmurdan sonra nektar akımı kesilmezde güzel bal alırız.

Bereketli bol nektarlı bir yıl olması dileğiyle görüşmek üzere!

9 Haziran 2008 Pazartesi

TATLI TELAŞ

Perşembe günü sabahı arılığa ulaştım. Allaha şükür korktuğum olmadı. Çevrede nektar akımı bol arılar bize bakmıyorlar. Az da olsa kestane ağaçlarıda var. Kovanlar kestaneye kokmaya başlamışlar. Ballı çerçeveleri almaya başladık. Öğlene kadar hiç eldiven takmadım. Arılar hiç bize bakmıyorlar onlar nektar taşımakla meşgul.
Arılarımı üç gruba bölmüş idim. İlçe sınırları içinde hangi yörede bal daha fazla olacak diye.



Ana grubun bulunduğu arıların sağımını perşembe günü tamamladık. Bizim ekip diğer ikinci bölümün sağımını tamamlamış idi.

Böldüğüm oğulların kontrolleri yapıldı. Analar kabul edilip gözler kapanmış. Koloniler düzene girmiş. Bundan sonra oğulların kadrosunu çoğaltma aşamasına geçebiliriz. Daha öncede dediğim gibi ilk önce zayıf olarak bölüyorum. Analar ful çalışmaya geçince kadroyu çoğaltıyorum.
Cuma günü üçüncü grubun bulunduğu arılığa geçildi. Benim bal alımında zorluk çıkmasından en çok endişe ettiğim grup bu idi. Nektar akımı güzel arı bizimle ilgilenmiyor rahat rahat bal alıyoruz.
Bizim büyük oğlan

Rahatlığa bakın Fevzi Hoca varmı benim gibi fedai diyor! Arılar bakmıyor bile :)

Cuma günü son üç kovanımız kaldı hava birden değişti. Şimşekler çakmaya başladı. Acele toparlandık. Yola çıktık yağmur bindirdi. Şiddetli bir yağmur. Bir dakika eğlensek araba çıkamıyacak. Islanacak idik :)
Gece olunca ikinci grubdaki arıları üçüncü grubun yanına alacak idik. Artık panelvanla yanlarına giremeyiz. Traktör tutup onları tepeye taşıdık. Niyetimiz Cumartesi akşamı kestaneye götürmek.
Cumartesi sabah kalktık yağmur çilemeye devam ediyor. eyvah dedik arıları götüremiyeceğiz. Gerçektende öyle oldu. O gün götüremedik.
Pazar sabahı kalktık hava açık hemen hazırlanıp kalan arıların ballarını sağmak üzere yola koyulduk. Balları sağdık. Cuma akşamı getirdiğimiz arıların içinde bulunan oğulların kontrollerini tamamladım hava yine bozdu yağmur geliyor acele toparlandık arabaya bindik mübarek sanki bizi bekliyordu. Daha araba hareket etmeden başladı yağmaya. Aman allahım ne yağmur!bardaktan dökülürcesine zorla yol alıyoruz. Bir kaç kilometre gittik dolu atmaya başladı. Artık gidemiyoruz. Durduk. Çamlar kırılacak. Fındık büyüklüğünde dolular iniyor. Araba panelvan olduğundan sanki davul çalınıyor. Ellerimizle camlar kırılmasın diye camlara dayanıyoruz. :)) Dolu geçti yola koyulduk yağmur devam ediyor. Öf ne rüzgar çıktı arabayı yoldan çıkaracak.
Üzüntümüz büyük izin bu gün bitiyor arıları yine götüremiyeceğimize benziyor.Burhaniye' ye dönmem lazım. İkindiden sonra hava açtı. Şoför ile görüşüldü götürebiliriz dendi hazırlanıp arılığa geldik. Artık arıların çekilmesi bekleniyor.


Kaptanımız Mehmet EREN arılarımızı götüreceğimiz kamyonun sahibi.
Arılar sarıldı tarladan çok rahat çıktık. İkinci arılığın yolunu tuttuk. Arılığa indik. Kovanları sardık. Oda ne araba yola çıkamadı uğraştık uğraştık olmadı. Hemen telefona sarıldım. Eski komşum Ali GEZER' de çiftçeker traktör var . Ali amca gelirmisin dedim. Tabi seve seve dedi. Allah razı olsun geldi. Kuvvetli traktör kamyonu çekip çıkardı ama bize bir saate mal oldu.
Yola çıktık. Erdek Kapıdağ yarımadasına arıları koyacağımız yere geldiğimizde baktık arıları koyacağımız yerde toz uçuşuyor. Rahat bir şekilde arıları yerleştirip acele kovanları açmadan kamyona atlayıp döndük.
Eeee arılar kapalı kaldı?
Onları açıp yerleştirmek için babam yanlarında kaldı ben Burhaniye' ye aynı gece döneceğim, bilader ertesi günü işe gidecek bir an önce dönmemiz lazım. Oğlanlar okula gidecek.
Kestaneler açmış ama fotoğraf çekemedik. İnşaalah bol nektar akımı olur. Bolbol bal depolarlar.
Saat 04.30' da Gönen'e geldik hemen arabayı hazırlayıp yola koyulduk. 07.10' da Burhaniye' ye çok şükür sağ salim ulaştık. :(( Bu gece hiç uyku uyuyamadık. İşin yoksa şimdi bir de mesai var.

4 Haziran 2008 Çarşamba

YOLCULUK HAZIRLIKLARI BAŞLADI!

2 gün izin aldım bu gün Gönen'e gideceğim. Bizim takım bu gün bal hasadına başladı. Bizim oğlanı yardımcı olmak üzere dün gönderdim. bu günde biz yola çıkacağız.
Karaçalı artık sona yaklaştı. Hafta sonu arıları Erdek Kapıdağ yarımadasına kestane ve ıhlamur balı için götüreceğiz.
İnşaallah hava yağışlı geçmez balı hasad edip arıları rahatlıkla götürürüz. Gerçi orman içinde bizim arıları indireceğimiz yere kadar yollara malzeme dökmüşler ama bizim arıların şu an bulundukları yerlerden çıkarmak mesele olacak :).