12 Aralık 2008 Cuma

VAROO MÜCADELESİ

Bayramın 3. günü hava güneşlik. Arılığa gidip arılara son kez ilaç vermemiz lazım. Sabah kuvvetli bir don vardı . Öğleden sonra olmasına rağmen hava hala hafif serin.

Arılığa vardık arılar uçuşuyorlar.




Bazı kovanlar güzel polen getiriyor. Çevrede çiçek gözükmüyor ama polen geliyor.







Kovanların önünden arıların çalışmalarını seyrederken bir vızıltı duyuldu. Allah Allah bu ses ne çevreyi taradım. Bir kovanın önüne konmuş bu erkek arıyı gördüm. Bu dönemde erkek arı bulunması ilginç.





Görev dağılımı yapıp Arılara oksalik asit vermeye başladık. Kovanlardan birini inceledim. Ana arının bulunduğu bu çerçevede hala yavru var. Çerçevenin iki tarafında da larva ve pupalar bulunmakta. Hava serin olduğu için yavru üşümesin diye fazla incelemedim. Yumurta varmı diye bakmadım. Arılarda bu dönemde yavru bulunması arıların kendilerini gençleştirdiklerini gösteriyor.


Oksalik asiti çerçevelerin arasına arıların üzerine şırınga ile sıktım.



Arılar mısırda iken hırsızın biri kovanın arkasında ateş yakmış kovanın içinden bir iki çıta bal çalmış. Midesini cehennem ateşi ile doldurmuş.



İlaçlama bitti. Son kontroller yapıldı. Geriye yaslanmış kovanlar düzeltildi. Arılıktan arılara veda ederek ayrıldık.

10 Aralık 2008 Çarşamba

BAYRAM MESAJI

Mübarek Kurban Bayramınızı tebrik eder, bayramların, aramızdaki kardeşlik dayanışma, birlik ve beraberlik duygularını artırmasını, huzur ve mutluluğa vesile olmasını niyaz eder, bilvesile selam ve saygılar sunarım.

10 Kasım 2008 Pazartesi

DUYURU

Elimde satılık 25 teneke Trakya Ayçiçek balı ve 7 teneke Kestane balı var. Almak isteyenler 0 266 422 12 60 tan gündüz ulaşabilirler.

4 Ekim 2008 Cumartesi

İLAÇLAMA BAKIMI

Bayramdan önce İstanbul'dan sipariş verdiğimiz ilaçlar geldi.


Babamın Gönen Kapalı pazar yerindeki bal reyonundan bir görünüm. Kendisi umrede olduğu için fotoğrafta yer almıyor. benim küçük arıcı ve amcası ve yeğeni ile.
Bayramın 3. günü arıların bulunduğu yere arıları kontrole ve ilaçlamaya gittik.
Oksalik asit:
10 Birim Su
10 Birim Şeker
1 Birim Oksalik Asit
Ölçüsü ile hazırlandı. Arılığa öğleden sonra vardık. iyi yağmur yağmış. Arıların çalışması neşeli. Ekipte görev taksimatı yapıldı. Hazırlıklar tamamlanıp ilaçlamaya başladık. Çerçeve başı 3 -5 cc. arıların üstüne şırınga ile verildi. Ramazanın başında anasız arılara ana verilmiş idi. Kabul etmişler. Eşleştirmelerin anaları alınmış idi analar eşleşmiş yumurtaya başlamışlar.



1 Eylül 2008 Pazartesi

KIŞ BAKIMI

Cuma günü Babam ve Annem umreye gideceklerinden öğleden sonra izin alarak Gönen'e gittik. Babamları umre yolculuğuna uğurladık.

Cumartesi sabah arıların yeni yerine çocuklar ile beraber gittik. Arılar gayet güzel çalışıyorlar. İki günümüz var pazar günü saat 17.00 ye kadar kontrollerini ve işlerini bitirmemiz gerekiyor.Hazırlıkları yapıp kontrollere başladık. Anasız arılar tespit edildi. Fazla petekler toplandı. Katlar alındı. Cumartesi akşama kadar 110 kovanın kontrollerini bitirdik.Az ballı toplanması gereken çıtaları ayırdık onları akşam üzeri arılıktan 500 metre uzak bir çalılığa indirdik arılar kısa sürede buldular. Çevrede benim arılardan başka arı yok. Arılar çerçeveleri temizlemeye başladılar. Ertesi sabah alınacaklar.

Arılar güzel yavru yapmışlar. 2 sefer perizin vermemize rağmen hala varoo var. Tekrar ilaçlama yapılacak. Kemerler düzgün oluşturulmuş.






İtalyan ana yumurtamaya son hız devam ediyor.


Arıların genel durumu fena değil. Tahminime göre 130 civarında koloni ile kışa gireceğiz. Arılarım şu an Mısır ve yoncanın bulunduğu bir bölgedeler.

Bizim körükçü. Bu gün iyi çalıştırdık. Elden iki arı ısırmış biraz şişmiş. Ofuldanıyor. Kaçmaya yer arıyor ama kurtuluş yok. Canı oyun istiyor. Biraz paranın nasıl kazanıldığını öğrensinki derslere iyi çalışsın. Çok zeki bir oğlan çalışmak zor geliyor.


Bizim büyük oğlan Abdussamed bu yaz arıcı oldu artık Kalfalığa yükselttik. Ben Trakyaya gidemediğim için dedesi ile arılara o baktı.


Kenar çıtalar ful bal ve polen ile doldurulmuş. Bu çıtalar erken ilk baharda çok işimize yarayacak.







Arıların şu anki yerleri.


Pazar sabahı kalktık. Hava bulutlanmış ve şiddetli rüzgar var. İlk iş dün çalılığa arıların temizlemesi için bıraktığımız petekleri almak oldu. Üzerlerinde arı kalmamış zaten rüzgardanda tepişemiyorlar. Arılardan anasız olanlara kutulardaki analar verilecek. Kalan 40 arının kontrolleri yapılacak. Bitmesi lazım.


Öğlene kadar anasızlar bir daha elden geçirildi. Anasız kovanlardan birinde genç ana bulundu hemen kapatıldı. Diğerlerine ana verildi. Bir kaç kovanda kışı geçirmesi zor anasız kovanlar birleştirildi.


Kontrolü yapılacak arılara öğleden sonra geçtik. Çerçevelere zor bakıyoruz. Rüzgar dahada şiddetlendi. Artık sadece ana varmı yokmu onu anlayıp kapattık. Anasız çıkanlara gerekli müdahale yapıldı.


17.00 de Gönen'e döndük. Hazırlanıp Burhaniye' ye yola çıktık.

10 Ağustos 2008 Pazar

TRAKYA MACERASININ SONU

Bu sene arıları Trakyaya bir götürdüm, bir daha gidemedim. Sizlerinde bildiği gibi Yüksek Lisans hedefim vardı. Sınav hazırlığı, başvurular, kayıtlar, Yabancı Dil Sınav hazırlığı birde amirimin iki sefer izne çıkması o izinli olunca iş başında olma gerekliliğim bir türlü arıların başına gitme imkanım olmadı.

Allah razı olsun Babamlar ve bizim çocuklar işi devam ettirdiler.Arıların bakımını sağımını yaptılar.

Bu akşamda arılar hazırlanıp Trakyadan kamyona sarıldı ve yeni yerlerine yerleştirildi. Arıları mısır ve yoncanın bol olduğu bir yere indirdiler.

Tabi ben yine gidemedim. Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Felsefe ve Din Bilimleri Bölümüne girmeyi başardım. Allah izin verirse Din Eğitimi alanında Yüksek Lisans yapacağım. Ülkemizin Din Eğitimi Uzmanları konusunda çok sıkıntısı var. İnşaallah bu bölümü bitirip ülkemiz ve gençliğine bir şeyler verebiliriz. Hedefim bu yönde. 15 Ağustosta Dil Sınavı yapılacağından arıları taşımaya gidemedik.

Bizim oğlan çok işe yarıyor. Artık büyüdü arıları sarıp Gönen' e getirdiler.

Artık kışlık bakım zamanı. Geçen hafta bal çekildikten sonra hemen Perizin verildi. Haftaya fazla petekler toplanıp şerbete geçilecek.

6 Temmuz 2008 Pazar

İZMİR SEYAHATI

Cumartesi günü İzmir'e gittim. Altınovayı geçtikten sonra ayçiçek tarlaları gözüküyor bende hemen fotoğraf makinasına sarıldım fotoğraflarını çektim.










Halk dilinde şöyle bir söz var. "Arıyla karıyla uğraşılmaz" Bana bu sözü çok söylerler bende şunu söylerim. Maharet arıyla karıyla uğraşmak. Diğer işlerle herkez uğraşabilir. Arıcılar mubarek insanlardır. Arı ile karının derdini çekiyorlar.

İzmir'e Dokuz Eylül Üniversitesine Yükseklisans başvurusu yaptım. Allah izin verirse Yükseklisans yapmak istiyorum. Siz mubarek insanlardan dua bekliyorum.

Öğleden sonra hac arkadaşım değerli dostum Karabağlar Kaymakkuyu Camii İmam-Hatibi Yazar Nusrin UNALAN hocamı ziyaret ettik. Hasret giderdik.

İzmir' in en yüksek minaresi üç şerefeli 60 metrenin üstünde.






30 Haziran 2008 Pazartesi

VER ELİNİ TRAKYAYA

Cuma günü mesai saati sonuna doğru izin alarak hızla Gönen' e doğru yola çıktım. Bu akşam arıları Kapıdağ'dan alıp Tekirdağ Malkara' ya ayçiçeğine götüreceğiz. Gönen' e ulaşıp babamın panelvanı hazırlayıp dağa arıların yanına ulaşmak akşamı buldu. Arılar daha önceden hazır olduğu için fazla iş yok. Hemen körükleri yaktık. İlaveli arılardan bir bölümü sıcaktan dışarıda toplanmış. Körükle onları toparladık. Akşam namazını kılıp kovanları kapatmaya başladık. Arılar çekilmişler kovanlara. Benim tek korkum yerlerde ve polen çekmecelerinde kalan arılar. Kapıdağda kestanede çok fazla sayıda arı dışarıda kalıyor. İnşaallah bu sene olmaz.

Kovanların balını çekemediğimi daha önceki yazımda belirtmiş idim. Çekme imkanımız olmadı. arılar çok fazla saldırıyor.Yağmacılık yapmak istiyor idi. Bizde seri bir şekilde peteklerin bir bölümünü oğul arılara aktardık. Kovanların üstüne örtü tahtası yerine sinek teli koyarak kovan içindeki hava sirkülasyonunu arttırmaya çalıştık.

Arıları sar bağla saat 24.00' e yaklaştı. Allah'a şükür korktuğum başıma gelmedi dışarıda doğru dürüst arı kalmamış. Kovanlarımda düzgün imal edildiği için çıkan olmadı. Babamın panelvanıda götürüyoruz. Ekibin bir bölümü Trakyada kalarak kestane balını sağacaklar. Gemiye ulaştık. Biz yolda mola verince kamyon bizden önce gemiye ulaşmış. Çok şükür hiç beklemeden gemiye binmiş ve gemi hemen hareket etmiş. En büyük korkum gemiye binişte sıra beklemek idi. Arılarda bal olduğu için ve kovanlarda arı mevcudu çok olduğu için yanmasından korkuyor idim. Gemi o kadar beklememişki bizim kaptanın oğlu Levent bir iş için geminin biraz ilerisinde imiş gemiye yetişememiş. Biz arkadan geldiğimizden onuda alarak karşıya geçtik. Bizim gemide çok kalabalık idi. :)))) Bir bizim panelvan bir de boş bir kamyon. Yolda kamyona yetişerek muavini teslim ettik. Koru Dağı yarıladığımda şu mola yerinde durup bir elimi yüzümü yıkayayım uykumu açayım dedim. :) Arabayı durdurdum kapıyı açtım oda ne arabanın altından cazırtı sesi ve duman. Su akıyor. Araba hararet yapmış allahtan durmuşum giderken hiç anlamamışık. İbreye baktım yarıda duruyor şaşılacak şey herhalde ibre bozuk. Zaten arabanın elektrik sorunları vardı. Bizim usta geçinen zevat nasılsa bir türlü gideremedi.(((: Para almayı güzel biliyorlar. Üç kağıtçılar tam yapmıyor. Tekrar gelsin. Bulurlar. Enayi vardı karşılarında ben kapısını açmam bundan sonra (babamı bilmem).

Biraz motoru soğuttuktan sonra karbüratörün kapağını açarak su ilave ettik. Yavaş yavaş yola koyulduk. Ekibi önden gönderdik. Onlar varıp arıyı indirsinler. Biz yetişebildiğimiz yerde yardım ederiz. Allah' tan yolda bir daha hararet yapmadı. İndireceğimiz yere ulaştık. Bizimkilerde ulaşmışlar daha ipleri yeni söküp kapakları açıp 5-10 kovan indirmişler.













Bizim delikanlı artık baya büyüdü çok işe yarıyor. Arabadan kovanları o ve Levent verdiler.

Güneşte ufuktan gözüktü acele etmek lazım. Seri bir şekilde kovanları indirdik. Biz indirmeyi yaparken bir taraftan kovanların uçuş delikleride açılmaya başlandı. Bekletmemek lazım arılar indirilince uçuş deliğine yüklenip içeriyi havasız bırakabiliyorlar. Kovanlar indirildi. Uçuş delikleri açıldı. Hayret arılar o kadar sakinki ben doğrusu hayret ettim. Gece indirdiğimizde kovanların her tarafı arı oluyordu. Çok az uçuşan var önlerinde çok az bir arı var.



Allah'a şükür korktuğum başıma gelmedi. Bir kamyon arı sardım bir tane arı tarafından ısırılmadım. Bu kadar rahat bir arı sarımı yaşamadım. Şunu da söylüyeyim kovanlar okkalı idi. Belime halterciler gibi plaska bağladım. :))) İki katlı kovanlar baya zorladı. Arıların önünde yanma eseri yok. Bu gün belli olur hasar olup olmadığı.

Artık şöyle güzel bir kahvaltıyı hakettik. Kahvaltı yaptık. Bilader ile ikimiz Gönen'e döneceğiz bizim ekibin kalanı arıların yanında kalacaklar. bu gün arılara dokunulmaz. Bütün gecede uykusuz kaldık.

İlginç bir film izledik bu arada. Bir çayır kuşu arıların üzerine geldi baktım Benim arılardan biri peşine takılmış. Biraz gitti geri döndü bu sefer üç olmuş peşindeki arı. Tekrar geri döndü. Bu sefer beş olmuş. Bi aşağıya gitti hayvan yine geri döndü bu sefer on civarında arı peşine takılmış. :)))) baya güldük zavallı kuşun haline.

Benim arıları koyduğum bölgede ayçiçek daha açmamış. Tarlaların içinde bir iki açmış kafa gözüküyor. Arıları koyduğum yere yakın köy merası var burada bol miktarda çakır dikeni ve mor diken var. Daha değişik türde çiçekler var. Arı boş kalmaz.



Malkara' dan Keşan tarafına geçince yavaş yavaş açmaya başlayan ayçiçekler görünmeye başladı. Korudağdan inice açmış bayağı tarla var.




İnşaallah bol bol nektar akımı olur. Hepimizin yüzü güler.

Bu ayçiçek fotolarını otobüsün camından çektim ama gfüzel çıkmış.







Öğleden sonra saat 15.00 civarı Gönen'e ulaştık.

Hemen şöyle bir şeyler yiyip kafayı bir vurduk saat19.30 da zor kalktım. Baya yorulmuşuk.

Pazar sabahı evin bahçesinde dört tane eşleştirme kovanı vardı. Kontrollerini yaptım. Analar faaliyette çok lazım olacaklar. Dağda ana değiştiren kovanlar var. Fakat ana olup olmadığını tespit edemedik. Şimdi onlaradan anası olmayan çıkarsa bunlar kullanılacak.

Akşam ekip telefonla arandı durumlar soruldu. Arı kendini toparlamış. Stresi atmış. Kovanlarda bir anormallik yok çok şükür. Bal sağımına başlamışlar. Arılar birşeyler bulmaya başlamışlar.